Türkçe karşılığı olmasına rağmen bolca Arapça sözcük kullanıyorsunuz?

25.01.2001

Tonyukuk Bey,
Yurtdışında yaşadığımdan Türkçe harfleri yazabilmek için ekteki Word dosyasına yazdım.
Saygılarımla,
Demir

—–

Sevgili Tonyukuk kardeşim,

Adım Mehmet Demir Sayalı, yurt dışında yaşıyorum. Temmuz ayında doğacak çocuğuma ad ararken hazırladığınız sayfaya rastladım. Tamamını da bir çırpıda okuyuverdim. Sorum şu: Türk, Türk’lük gibi konularda bol bol ve de güzel konuşuyorsunuz da niçin yazılarınızda Türkçe karşılığı olmasına rağmen bolca Arapça sözcük kullanıyorsunuz? Ayrıca niye artık Türkçe’de olmayan ^ işaretini her tarafta kullanmakta ısrar ediyorsunuz?

Ne demek istediğimi sayfanızdan aldığım aşağıdaki tümceyi örnek göstererek açıklayayım:

Türk Çocukları’na verilecek Türkçe adlar, bu derlemeden seçilmelidir. Soysuz, uydurma, Türkçe olmayan kelimelerden seçilerek konulan adlar, ad sâhibinin şahsîyetinde menfî te’sîrler yapabilir, mânâsız bir ad taşıyan kişi aşağılık duygularının etkisinde kalabilir. Çelik irâdeli bir nesl yetiştirmenin ilk yolu, o nesli mutlakâ mânâsı ve hâtırâsı olan Türkçe adlarla bezemekden geçer.

sâhibinin şahsîyetinde menfî te’sîrler – niye “sahibinin kişiliğinde olumsuz etkiler” veya en azından “sahibinin şahsiyetinde menfi tesirler” değil?

mânâsız – niye “anlamsız” veya en azından “manasız” değil?

nesl – niye “kuşak” veya en azından “nesil” değil?

Hadi Türkçe olarak koyduğum sözcük gibi sözcükleri uydurma olarak algıladığınızı varsayalım. Doğrusu ben bir Türk olarak yine kökü Türkçe olan sözcük ve ekten uydurulan söz-cük sözcüğünü Arapça kökenli kelime veya sizin yazımınızla kelîme sözcüğüne yeğlerim. Aynı şeyi te’sir yerine et-ki (ki siz de kullanmışsınız etkisinde diyerek aynı tümcenin devamında), şahsîyet yerine kişi-lik, menfî yerine ol-u-m-suz sözcükleri için de söyleyebilirim. Bu liste çok uzar. Yorumlarınızı bekler, saygılar sunarım.

Demir Sayalı

* * *

18.02.2001

Azîzim Mehmet Demir SAYALI Beğ,

Öncelikle beklediğiniz balanızın sağlıklı ve sıhhatli doğmasını, vatanına, milletine hayırlı bir insan ve uzun ömürlü olmasını diler, sizi de tebrîk ederiz.

Efendim, bizim Otağ adını verdiğimiz yayınımız “Türkçü” bir yayındır. Bu site bir borsa veyâ bir otomobil sitesi olsa idi tabiatiyle borsa senetleri veyâ otomobillerin özellikleri hakkında bol bol ve güzel şeyler yazacak veyâ (sizin ifâdenizle) konuşacaktık. Türkçülük idealindeki bir sitede pasta yapma  veyâ rafadan yumurta pişirme târîflerinin bulunması düşünülemez.

Türkçemizde artık kullanılmayan “ ^ “ işâretinin aslında kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. “Mânâ” kelimesini “mana” yazarsanız “mala” veyâ “maya” vezninde okursunuz. Televizyon veyâ radyo spikerlerinin “Şâle Köşkü”nü “Şale Köşkü” diye yâhut öldürmek karşılığı olan “katl” kelimesini öldüren karşılığı olan “kâtil” şeklinde telâffuz etmeleri, okumaları için önlerine konulan metinlerde geçen bu tür kelimelerde “ ^ “ işâretinin bulunmamasından, biraz da kültür yoksunluğundan kaynaklanmaktadır. Kaldı ki “ ^ “ işâretini kullanmayanlar ödüllendirilmedikleri gibi kullananlar da cezâlandırılmıyorlar. Meselâ sizin yazınızda da bize göre “şapkalı” olması gereken hecelerin “şapkasız” olması bizi rahatsız etmiyor.

Yanı sıra dilimize Arabça ve Acemce’den geçmiş olan kelimelerin de aslına uygun olan çevriyazı ile yazılmaları gerekir. Şovrum veyâ vaşingtın diye söylediğimiz kelimeleri “Show room” veyâ “Washington” yazacağız, ama aslında nesl denilmesi gereken nesl’i nesil diye söyleyip yine nesil diye yazacağız. Bu sizi rahatsız etmiyor mu? Dilin arılaşması için şarklılıktan kurtulması bir görüş olabilir. Ama dili şark etkisinden kurtarıp da garb kelimeleriyle doldurmak acaba ne dereceye kadar doğru olacaktır? Tabii bu konuda hazırlanmış minâre kılıfları da vardır. Birinci kılıf, “Türkçe’de hızla gelişen batı teknolojisinin ürettiği kelimelerin karşılığı yoktur.” kılıfı, ikinci kılıf da “Globalleşen, küreselleşen Dünyâ” kılıfıdır. Hele hele şu binbir mahâretli …sel, …sal ekimiz yok mu? Kelimenin kökeni ne olursa olsun, bu mübâreği ardına eklediniz mi kelime oldu Türkçe… (Bu cümleyi yukarıda kullandığımız “küresel” kelimesi çağrıştırdı.) Arab’ın “küre”sini alacağız, ardına Türkçe’mizde sâdece “kumlu yer, kumluk” anlamında kum’un peşine takılmış …sal ekini, hem de ses uyumu olsun diye …sel şekliyle yapıştıracağız ve Türkçe’mizi alabildiğine bay kılacağız. Yakın bir gelecekte partisel, otomobilsel, televizyonsal gibi yeni yeni kelimeler hayâtımıza girerse şaşırmamak gerekecektir. 

Bizim görüşümüze göre dili kurumlar değil, bir milletin kendisi yapar.

Sizin yazınıza “Adım…” diye başladığınız paragrafınızda 55 kelime var. Burada tenkîd ettiğiniz paragrafın içinde de 49 kelime var. 49 kelimelik tenkîd edilen paragrafta (mükerrerler de dâhil) 12 adet Arabça kelime bulunuyor. Sizin sorgulamak için yazdığınız 55 kelimelik paragrafta kaç adet Arabça ve Acemce kelime bulunduğunu biliyor musunuz? Tam 8 adet… Şimdi biz size neden bu kelimeleri kullandığınızı sorabilir miyiz? Yazınızın akışı böyle gelişmiştir ve siz de pek tabii olarak ve bu kelimeleri kullanarak yazınıza devâm etmişsinizdir. Bunun sorgusu bile olmaz, olmamalıdır da.

Azîzim Demir Beğ,

Kaldı ki Otağımızda gördüğünüz “Türkçe Adlar”, bu adla yayınlanmış bir derlemeden alınmıştır. Tenkîd ettiğiniz paragraf da o kitabın ön sözünde bulunmaktadır.  Biz Otağımızda farazâ Fuzûlî’nin Şikâyet-nâme’sini yayınlayacak olsak bu işi birebir yapmayı düşünür ve öyle de yaparız. Tabii olarak işin doğrusu da budur. Bu yayın tarzından ötürü konuklarımızın ev sâhibini sorgulaması da herhâlde doğru olmasa gerektir. Bu, konuk olunan evde, köşedeki tatlıcıdan aldığı baklavanın niteliğinin hesâbını ev sâhibinden sormak gibidir. Siz Otağımızdaki adlar içinden balanıza bir ad beğendi iseniz, zâten bizim maksadımız hâsıl olmuştur. Gerisine kulağasmayın.

Sağlıcakla kalınız.

Tonyukuk